Uzmanlar açıkladı: Türkiye petrol ticaret merkezi olabilir
Türk dünyasının ortasında işbirliği ve ticaret her geçen gün büyümektedir. Öyle ki Türk ülkelerinin birbirleriyle nadide coğrafyalarda yaptığı anlaşmaların önemi uluslararası pazarda da mercek altına alınıyor. TRT Haber’e göre, birçok enerji kaynağı rezervine sahip Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan’ın güç üslerinde hareketlilik artarken, bölgeden yeni projeler gündeme gelmeye aday. Bu projelerden biri de Trans-Hazar Petrol Boru Hattı olarak biliniyor. Bu hat için şu anda imzalar atılmamış olsa da yakın gelecekte yeni gelişmelerin yaşanması muhtemeldir. İmzalanacak imzalarla hayata geçecek olan Trans-Hazar Petrol Boru Hattı’nın bölgedeki petrol entegrasyonunda dengeleri değiştirmesi bekleniyor. Uzmanlara göre proje, güzergahın önemli noktalarının bulunduğu Türkiye’yi bölgesel ve uluslararası arenada rol haline getirebilir. Öyle ki Türkiye petrol ticaret merkezi olma potansiyelini daha da güçlendirebilir. Türkiye Güç Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener ile Hazar Denizi’ndeki enerji noktalarının önemini ve Trans Hazar Petrol Boru Hattı’nın faydalarını konuştuk.
‘Uluslararası pazar hedefleniyor’
Akyener, öncelikle Trans-Hazar Petrol Boru Hattı’nın uzun yıllardır planlanan bir proje olduğunu ancak hattın henüz imzalanmadığını belirtiyor. Akyener, bu hattın hayata geçmesini en çok isteyen iki ülkenin Kazakistan ve Türkmenistan olduğunun altını çiziyor. Hatta “Kazakistan, bir petrol boru hattıyla ürettiği petrolü gelecekte Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’na ve muhtemelen Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’nın genişletilmiş versiyonuna aktarmayı hedefliyor” diyor ve ekliyor: ” Trans-Hazar Petrol Boru Hattı, Kazakistan ve Türkmenistan’ın petrol ve doğal gaz üretimini Azerbaycan’a ve oradan da uluslararası pazarlara taşıması planlanan bir boru hattı projesidir. Bakü. “Doğal gaz taşıyan bir boru hattı. Bu projenin hedefleri arasında bölgesel enerji entegrasyonu, Türk dünyası ile işbirliği ve enerji güvenliğinin artırılması yer alıyor. Ancak proje ile ilgili bazı soru işaretleri ve ekonomik sürdürülebilirlik konuları bulunmaktadır. Henüz proje imzalanmadı ama inşallah ileride hayata geçirilir.”
“Ceyhan Limanı’nın stratejik önemi artıyor”
Trans Hazar Petrol Boru Hattı’nın ekonomik katkılarının oldukça değerli olması bekleniyor. Akyener, bu petrol borusu sınırının gerçekleştirilmesi halinde “Kazakistan ve Türkmenistan’a petrol ve doğal gaz ihracatının daha etkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi mümkün olacak” diyor:
“Azerbaycan, daha fazla petrol taşıyarak Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’nın kapasitesini tam olarak kullanabilir ve Kazakistan’ın petrol ihracatının bir kısmını bu güzergah üzerinden gerçekleştirebilir. Bu durum Türkiye’nin Ceyhan Limanı’nın stratejik önemini artırırken, Kazakistan’ın da petrolü azaltma amacını pekiştiriyor. Aynı şekilde bu boru hattı Türkmenistan’ın daha fazla doğal gaz üretip Türkiye’ye göndermesi için büyük bir fırsat sunuyor.Türkmenistan vergi sisteminde ve yatırım çekme politikalarında iyileştirmeler yaparsa Türkiye Türkmenistan’ın doğal gaz ihracat potansiyeli artabilir ve bu da yardımcı olabilir. Türkmenistan’ın ekonomik kalkınması ve doğal gaz ihracatında müşteri çeşitliliği sağlıyor.”
‘Ülkelerin ekonomik büyüme potansiyeli artıyor’
Trans Hazar Petrol Boru Hattı’nın amacı, bölge ülkeleri arasındaki bağları ilerletmektir. Böyle bir sınırın kriz durumlarında enerji arz güvenliği açısından da çok değerli olacağına dikkat çeken Akyener, “Boru hattının hayata geçmesiyle birlikte bu ülkeler arasında daha güçlü işbirliği ve enerji alanında entegrasyon sağlanacak. şubesi ülkelerin ekonomik büyüme potansiyelini artırmakta, istihdam yaratmakta ve bölgesel kalkınmayı güçlendirmektedir. Aynı zamanda kriz durumlarında enerji arz güvenliğini sağlamak için alternatif bir nakliye yoluna sahip olmak büyük avantaj sağlayacaktır. Hazar Petrol Boru Hattı, bölgedeki enerji kaynaklarının daha aktif kullanılması ve ihracat potansiyelinin artması bölge ülkelerinin ekonomik büyümesini ve kalkınmasını destekleyecek ve enerji arz güvenliğini sağlayacaktır. ve siyasi zorluklar ve ayrıntılı planlama ve işbirliği gerektirecektir.”